Genel Kültür

Tarihin Gördüğü En Zalim İnsan: Caligula

M.S. 12 yılında Roma İmparatorluğu’nda Antium şehrinde dünyaya gelen bu çocuk ilerleyen yıllarda tarihte görülmüş en kötü insan olacaktır. Asıl adı Gaius Julius Germancius olmasına rağmen tarihe ismini Caligula olarak yazdırmıştır. Caligula’nın babası Germanicus adında bir Roma generalidir. Küçük yaşlardayken babasının ordusunda asker kıyafetleri ile maskot gibi dolaşması sebebi ile kendisine küçük çizmeler anlamına gelen “Caligula” lakabı takılmıştır.

Roma’nın ilk imparatoru Augustus öldükten sonra tahta Tiberius geçmiştir. Caligula bu dönemde Roma’dan uzaklaştırılarak doğuya gönderilmiştir. Tiberius bu şekilde tahtını sağlama almak istemiştir. 16 Mart 37 tarihinde Tiberius aniden hayatını kaybetmiş, varis olarak Caligula ve torunu Gemellıus’u bırakmıştır. Senato tarafından sevilen de bir isim olduğu için Caligula 28 Mart 37 tarihinde tahta geçmiştir.

Caligula Roma’nın üçüncü imparatoru olmuş ve bu durum halk tarafından da sevinçle karşılanmıştır. İmparatorluğunun ilk zamanları da gayet huzurlu bir şekilde geçmiştir. Öncelikle ordu tarafından sevilen bir imparator olmak adına Praetorian muhafızlarına ekstra olarak ödemeler yapmıştır. Bunun yanı sıra ihanet davalarını kaldırmış, sürgüne gönderilenleri affettiğini açıklayıp geri çağırmıştır. Vergi sisteminden zarar görmüş halka yardımlarda bulunan Caligula’nın  gladyatör dövüşlerine de ilgisi bulunmaktadır. Cinsel suçlara karşı katı bir tutumda bulunmuş ve suçluları Roma’dan uzaklaştırmıştır. Serbest seçimleri halk için tekrardan başlatmış ve Roma İmparatorluk Yıllıklarını yeniden açmıştır.

Yaptığı icraatların yanı sıra Roma halkı tarafından bu kadar sevilmesi ve ün kazanmış olması soyundan da kaynaklıdır. Babası Germanicus saygı duyulan bir generaldi, yine ilk imparator Augustus ile kan bağının olması onun soyunu Julius Caesar’a dayandırıyordu.

Caligula’nın tahta çıktıktan sonra ilk yaptığı işlerden biri Baiae ile Puteloi arasında iki mil olan mesafeye yan yana gemilerden oluşan bir köprü yapımı olmuştur.

(Aslında bunun Pers Kralı Xerxes’in Çanakkale Boğazı’nda yaptığı köprüye karşılık bir gövde gösterisi olduğu da söylenmektedir.)

RAHATSIZLIĞI

Tahta geçtikten bir süre sonra 37 yılı Ekim ayında ciddi bir hastalık yaşayan Caligula, bu hastalığın doğal bir hastalanma olmadığını, çevresindekilerin onu zehirlediğini düşünmeye başlamıştır. Roma’nın diğer imparatorlarına baktığımızda bu gayet muhtemel görünüyordu. Caligula’nın bu düşüncesinin zamanla onu paranoyak bir insan haline getirdiği ve dört yıllık kısa imparatorluğunda yapmış olduğu zalimliklerin bundan dolayı olduğu söylenmektedir. Ağır geçen hastalığının 2 yıl kadar sürdüğü ve ölmesinin beklendiği söylenir. Caligula bu hastalığı atlatmış ancak Romalıları bundan sonraki süreçte imparatorluğunun ilk yıllarının tam tersine akıl almayacak işler beklemektedir.

CALİGULA GARİP TAVIRLARI ORTAYA ÇIKIYOR

Hasta olarak geçirdiği süreçte devlet işlerinin aksamadan devam etmesi onun şüphelerinin artmasına neden oldu ve etrafındaki rütbeli kişileri birer birer görevden almaya başladı. Senatörleri at arabasıyla giderken peşinden koşturup, onların kendisine yetişmelerini isteyerek aşağılıyordu. Kuzeyde almış olduğu zaferlerde esir alınan Galya askerleriyle alay edip onları aşağılamıştır. Britanya’yı fethetmek için ordusuyla yola çıkmış ancak ordusunun, bu tavırları sebebiyle ona karşı güven problemleri başlamıştır, bu yüzden Manş Denizi civarına geldiklerinde daha fazla ilerlemeyi reddetmişlerdir. Caligula, Deniz Tanrısı Neptün’e karşı zafer kazandığını gösterebilmek adına askerlerine Manş Denizi kıyısında deniz kabuğu toplatmıştır.

ZALİMLİKLERİ ve SAPKINLIKLARI

Caligula’nın verdiği bu ilginç kararlar zamanla birer zalimlik hikayesine dönmüştür. Sadece zalim kararlarıyla değil sapkın davranışlarıyla da dikkat çekmiştir. Roma’nın o dönemini anlatan önemli tarihçisi Suetonius’un günümüze ulaşan eserlerinden edinilenlere göre Caligula üç kız kardeşiyle de ensest ilişkiler yaşadığı, sarayın bahçesinde açtırdığı genelevde de senatörlerin eşlerini en yüksek fiyatı verenlere sattığı söylenir. Yine kendi ilişkilerini de olur olmadık yerlerde anlattığı da söylenmektedir. Ne var ki Caligula’nın bu yaptıkları imparatorluğunun ilk dönemlerine baktığımızda gece ile gündüz gibidir. Kendisinin geceleri sarayın koridorlarında dolaşma alışkanlığından dolayı güneşe doğmasını emretmesi de yapmış olduğu tuhaf davranışlarından biridir. Kendisi devamlı olarak her şeyi yapabileceğini söylüyordu. Kendisine karşı bir eleştiri geldiğinde ise şu sözleri sarf etmiştir: “Benden korktukları sürece bırakın nefret etsinler.”

Caligula’nın yaptığı bir diğer akıl almaz olay ise Incitatus adındaki çok sevdiği atını senatör yapmak istemesidir. Yine atı Incitatus için mermerden özel bir ahır yaptırmış, içine lüks mobilya bile döşetmiştir. Tabii bir atın bunca lüksü kullanması beklenen bir şey değildir. Ama çok iyi şekilde hatta altın yaprakla bile beslendiği belirtilmektedir.

Roma İmparatorları’nın öldükten sonra tanrılaştırılması bilinen bir durumdur. Ancak Caligula ölmeden önce kendisini tanrı ilan etmiştir. Tanrılar gibi kıyafetler giyerek bu şekilde dolaşmıştır. Ülkede bulunan bütün tanrı heykellerini toplatıp bunların yüzlerini kendi yüzleriyle değiştirdiği söylenir. Caligula kendisine yukarıdan bakılmasını yasaklamış, bakanları da cezalandırmıştır. Bunun nedeninin ise kafasının üstünden başlayan kellik dolayısıyla olduğu söylenir.

Roma tarihinde önemli yer tutan gladyatör dövüşleri de Caligula’nın garipliklerinden nasibini almıştır. İmparatorun bu dövüşleri izlemeyi çok sevdiği söylenir. Kimi zaman arenada dövüşecek suçlu kalmadığında vahşi hayvanları çıkarır ve onların karşısına izleyicilerden birilerini atarak eğlenmeye devam ederdi. Kişisel zevkleri için yaptığı fütursuzca harcamalarla hazineyi kısa zaman içerisinde tüketmiştir. Daha sonra da kızının doğumu bahanesiyle halktan bağış toplamış, ölen senatörlerin mallarını da kendisine miras olarak kabul etmeye başlamıştır. Bu durum daha da fazla insan hayatına mâl olmuştur.

Yaptığı tuhaf işlerden biri de Prachus adında ki gayet sadık bir generali idam ettirmeye kalkışmasıdır. Bu tarz idamları diğer yaptığı işlere de bakınca gayet doğal gelebilir. Ancak Prachus’u idam edecek bir neden bulamayan Caligula şu sözleri sarf eder: “Sen dürüst bir adamsın Prachus. Bu nedenle gerçek bir Romalı olamazsın!  Seni vatana ihanetten tutukluyorum!”

Caligula’nın döneminde senatörler içinde en şanslı olanların sürgüne gönderilip çalıştırılanların olduğu da söylenir.

BEKLENEN SUİKAST GERÇEKLEŞİYOR: CALİGULA’NIN SONU

Bütün bu zalimliklerin ve sapkınlıkların sonu olacak ve Romalıların dayanamadığı bu adamın korktuğu son artık başına gelecekti. Cassius Chaerea hem başa geçebilmek hem de kendi intikamını almak için Caligula’ya bir suikast planı düzenlemiştir. Caligula ona karşı her zaman aşağılayıcı kelimeler kullanmıştır. Praetorian muhafızlarının desteğini alan Chaerea ve beraberindekiler planlarını devreye soktular. 24 Ocak 41 tarihinde Kutsal Augustus oyunlarına katılan Caligula konuşma yaptığı esnada Chaerea, meşhur sloganı söylemesini istemiş, fakat Caligula onu hiçe sayarak, kaale almamak için “Jüpiter” diye bağırmıştır. Sonrasında ilk bıçak darbesini alan Caligula yardım istememiştir. Bu durum karşısında suikastçiler daha sinirlenmişler ve defalarca vurulan bıçak darbeleriyle öldürülmüştür. Cesedinin bir kısmının köpeklere verildiği geri kalanının da bir mezara gömüldüğü söylenir. Roma senatosu onu öldükten sonra tarihten silmek istese de Gaius Julius Caesar Germanicus, her ne kadar sevmese de bilinen adıyla Caligula günümüze kadar ulaşmıştır. Caligula, hakkında bahsedilen hastalıklardan birini geçirdi mi? Geçirmedi mi? bilinmez ama adını tarihe görülmüş en zalim kişi olarak yazdırmıştır.

  Emin Çakır

KAYNAKÇA

https://www.google.com/amp/s/www.5ocakgazetesi.com/amp/makale/15460511/hakan-toytekin/gelmis-gecmis-en-kotu-insan-caligula-2#cobssid=s

https://arkeofili.com/cilgin-caligulanin-yaptigi-10-ilginc-sey-1/

https://www.webtekno.com/caligula-kimdir-h134610.html

http://www.antiktarih.com/2018/04/30/cilgin-roma-imparatoru-caligula/

Bir Roma İmparatorunun Değişken Ruh Halleri Ve Yönetime Etkisi: Caligula Örneği, Mazlum Doğan DEDE, Yüksek Lisans Öğrencisi, Adıyaman Üniversitesi

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu